Çevresel sürdürülebilirlik, gezegenimizin doğal ortamında ekolojik dengeyi koruma ve mevcut ve gelecek nesillerin refahını desteklemek için doğal kaynakları koruma yeteneğidir.

İnsanoğlu yaklaşık iki bin yıldır gezegenimizi karbonize ederek küresel ısınmaya ve iklim değişikliğine neden oluyor. Birleşmiş Milletler’in iklim değişikliği ile ilgili verileri değerlendiren organı olan Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’ne (IPCC) göre, insan eylemlerinin gezegeni etkileyerek atmosferin, okyanusun ve karanın ısınmasına neden olduğu inkâr edilemez.

İklim değişikliğinin olumsuz etkilerini görmeye devam ettikçe, artan sayıda hükümet, kuruluş ve birey çevresel sürdürülebilirliği benimsiyor ve destekliyor. Bu çeşitli gruplar, gelecek nesillerin iyiliği ve küresel ekosistemimizi korumak için dünyamızı karbondan arındırma hedefi için çalışıyor.

Çevresel sürdürülebilirlik örnekleri: Ayak izinizi azaltmanın 6 yolu

Dünyanın dört bir yanındaki kuruluşlar sürdürülebilirlik çabalarını hızlandırmak istese de birçoğu nereden başlayacağını bilmiyor. Kuruluşunuzun çevresel etkisini azaltmanın yollarını arıyorsanız, işte başlamanıza yardımcı olacak birkaç çevresel sürdürülebilirlik örneği ve ipucu:

1. Yenilenebilir enerjiye geçiş yapın

Çevresel ayak izlerini azaltmak için birçok kuruluş güneş, hidro, jeotermal ve rüzgâr gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiyor. Projeksiyonlar, 2035’ten sonra toplam enerji üretiminin yüzde 50’sinin yenilenebilir enerji kaynaklarından olacağını gösteriyor.

2. Karbon emisyonlarını azaltın

Yenilikçi sürdürülebilirlik çözümleri, kuruluşların tedarik zincirleri genelinde karbon emisyonlarını ölçmesine, kaydetmesine ve raporlamasına olanak tanır. Bu, kuruluşların etkilerini azaltmalarına, verimlilik kazanmalarına ve kalıcı değişiklikler yapmalarına olanak tanır.

3. Su tasarrufu

Çevresel sürdürülebilirliğe kendini adamış birçok kuruluş, genel su tüketimini azaltmak için çalışıyor ve bazıları önümüzdeki on yıl içinde su pozitifliği elde etmek için hedefler belirledi. Nüfus artışı, ekonomik gelişme ve sürekli artan tüketim nedeniyle, su talebinde küresel bir artış var. Harekete geçmezsek, projeksiyonlar 2030 yılına kadar su arzında talebe göre %56’lık bir açık olacağını gösteriyor. 

4. Sıfır atıklı bir gelecek için taahhütte bulunun

İnsanlar her yıl 100 milyar ton malzeme tüketiyor ve 2020’de bu malzemelerin yalnızca yüzde 8,6’sı kullanımdan sonra ekonomiye geri döndürüldü. Atıkları azaltmaya yardımcı olmak için, bazı kuruluşlar malzeme yönetiminde giderek daha fazla döngüsel bir yaklaşım benimsiyor. Bu, yalnızca geri dönüştürülmüş içerik kullanımının artırılması değil, aynı zamanda operasyonlar, ürünler ve paketleme için sorumlu bir şekilde malzeme tedarik edilmesi anlamına gelir.

5. Ekosistemleri koruyun

Sağlıklı ekosistemler, sağlıklı bir gezegen için gereklidir. Birleşmiş Milletler tarafından yapılan araştırmaya göre, dünya ekosistemlerinin sağlığı daha önce fark ettiğimizden daha hızlı bozuluyor. Bu nedenle çevreye duyarlı kuruluşlar, ekosistemler üzerindeki etkilerini yönetmenin yollarını arıyor ve iklim açısından istikrarlı bir gelecek için doğal kaynakları korumaya yardımcı olacak adımlar atıyor.

6. Sürdürülebilirlik politikalarının savunucusu olun

Kuruluşların sürdürülebilirlik çabalarını artırabilmelerinin bir başka yolu da amacı destekleyen politikaları savunmaktır. Bu, karbon emisyonlarını azaltmaya, sıfır karbonlu enerjiyi ilerletmeye, ekosistemleri etkili bir şekilde yönetmeye ve suya erişimi, kullanılabilirliği ve kaliteyi artırmaya yardımcı olmak için tasarlanmış politikaları içerir. Topluluğunuz, ülkeniz ve dünya çapında daha fazla sürdürülebilirlik eylemi için baskı yaparak kuruluşunuz önemli bir fark yaratabilir.